Loading...
tr usd
USD
0.32%
Amerikan Doları
39,23 TRY
tr euro
EURO
0.28%
Euro
44,71 TRY
tr chf
CHF
0.41%
İsviçre Frangı
47,82 TRY
tr cny
CNY
0.15%
Çin Yuanı
5,45 TRY
tr gbp
GBP
-0.2%
İngiliz Sterlini
52,97 TRY
bist-100
BIST
-1.65%
Bist 100
9.019,57 TRY
gau
GR. ALTIN
-0.55%
Gram Altın
4.149,16 TRY
btc
BTC
0.12%
Bitcoin
104.118,26 USDT
eth
ETH
0.28%
Ethereum
2.538,27 USDT
bch
BCH
3.6%
Bitcoin Cash
412,80 USDT
xrp
XRP
1%
Ripple
2,16 USDT
ltc
LTC
1.46%
Litecoin
86,90 USDT
bnb
BNB
0.46%
Binance Coin
658,35 USDT
sol
SOL
-0.44%
Solana
155,51 USDT
avax
AVAX
0.53%
Avalanche
20,67 USDT
  1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Türkiye’de çoğunluk inek sütü tercih ediyor

Türkiye’de çoğunluk inek sütü tercih ediyor

featured
turkiyede-cogunluk-inek-sutu-tercih-ediyor.jpg
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ülkemizdeki yaygın ve yanlış algının aksine, süt sadece çocuklar için değil yetişkinler için de oldukça önemli bir besin kaynağı. Süt ve süt ürünleri, her yaşta ihtiyaç duyulan kalsiyumu sağlar. Ayrıca gelişim çağındaki çocuklar ve gençler için güçlü kasların oluşması açısından da vazgeçilmez. Sütün küçük yaşlarda büyüme ve gelişmeyi desteklerken diş çürüklerini de önlediğinden bahseden Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Yetişkinlerdeki süt tüketimi ise kemik erimesini önleme veya ilerlemesini durdurma anlamında çok önemli. Günlük ideal süt tüketimi yetişkinlerde 400 ml yani 2 porsiyon; çocuklar, ergenler, emzikliler ve menopoz sonrası kadınlarda ise 600-800 ml yani 3-4 porsiyon şeklinde olmalı” dedi. 

 

Türkiye’de süt tüketim alışkanlıkları, geleneksel tercihler ve modern beslenme eğilimleri arasında çeşitlilik gösteriyor. Araştırmalara göre Türk halkının yüzde 83,9’unun inek sütü tercih ettiğini açıklayan Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Aynı araştırmaya göre ülkemizdeki bitkisel süt tüketimi yüzde 7,8 oranında. Üniversite öğrencileri arasında yapılan bir başka araştırmada, katılımcıların yüzde 59,1’i süt içme alışkanlığını 0-6 yaş döneminde kazandığını belirtirken, yüzde 44,5’i üniversite hayatının süt ve süt ürünleri tercihlerini azalttığını ifade ediyor. Tüm bu veriler ışığında süt tüketiminin yaş, eğitim düzeyi ve yaşam tarzı gibi faktörlerden etkilendiğini söyleyebiliriz” şeklinde konuştu. 

 

UHT sütlerin raf ömrü daha uzun

Sütün, patojen mikroorganizmalardan arındırılırken aynı zamanda besin değerinin korunabilmesi için uluslararası normlarda kabul gören pastörizasyon ve UHT gibi ısıl işlemler uygulandığını dile getiren Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, “Pastörize sütler, çiğ sütlerin özel tesislerde ve cihazlarda 12-16 saniye boyunca 72-80 derecede ısıtılıp soğutulmasıyla elde edilir ve raf ömürleri 3 ile 10 gün arasında değişir. Bu işlem çiğ sütün, insan sağlığına zararlı organizmalardan temizlenmesini sağlar. UHT işlemlerde ise derece 35-150’lere yükselir ve ısıtma soğutma süresi 2-6 saniyeye düşer. UHT sütlerin raf ömürleri daha uzundur, oda ısısında ambalajı hiç açılmadan 4 ay saklanabilir. Paketi açılan sütlerin ise buzdolabında en fazla 3 gün muhafaza edilebileceği bilinmeli” dedi.

 

Şişkinlik laktoz toleransı belirtisi olabilir

Süt şekeri olarak bilinen laktozun glikoz ve galaktozdan oluştuğunu, laktozun süt ve süt ürünlerinin ana karbonhidratı olduğunu ifade eden Derya Eren, “İnce bağırsaklarımızda bu şekeri sindiren laktaz enzimi üretilir. Bu enzim, parçalayarak şekerin vücut tarafından emilmesini sağlar. Vücudumuzda bu enzim yeteri miktarda bulunmazsa laktoz emilmez ve sindirim sağlanamaz. Sindirilemeyen laktoz ise kalın bağırsağa geçerek burada bakteriler tarafından fermente olur ve gaz, şişkinlik, kramp, mide bulantısı, ishal ve çocuklarda kilo kaybına yol açar. Laktoz intoleransı olarak adlandırılan bu duruma karşı alınabilecek önlem, laktoz içeren gıdaların beslenme planından azaltılması ya da gerekli durumlarda tamamen çıkarılmasıdır. Laktoz içeren ve sık tüketilen besinler; süt, yoğurt, ayran, peynir olarak sıralanabilir. Laktoz intoleransı olan kişiler kalsiyum ihtiyaçlarını laktozsuz süt ve yoğurt çeşitlerinden ya da soya, badem gibi bitki bazlı süt ürünlerinden karşılayabilir. Süt içermeyen ama kalsiyumdan zengin besinlere ise; sardalya, badem, keten tohumu, ıspanak, semizotu, brokoli, marul ve barbunya örnek verilebilir” dedi.

 

Bitkisel süt ürünleri popülerleşiyor

Laktoz intoleransına sahip kişiler için bitki bazlı süt ürünlerinin iyi bir alternatif olduğunu vurgulayan Eren, “Badem, soya, yulaf, pirinç gibi bitkisel kaynaklardan elde edilen süt ürünleri laktoz içermez, genellikle kolesterol oranları düşüktür ve vegan beslenmeye uygundur. İnek sütüne göre daha az protein içerirler buna karşın kalsiyum, D vitamini ve B12 ile zenginleştirilmiş çeşitleri tercih edilebilir. Buradaki önemli nokta, ürünün şeker ilavesi veya katkı maddesi içermemesidir. Bu kontrolün sağlanabilmesi için de etiket okuma alışkanlığı şart” dedi. 

Beslenme ve Diyet Uzmanı Derya Eren, sütün en önemli 5 faydasını sıraladı:

  1. Kalsiyum ve D vitamini açısından zengindir, kemik ve diş sağlığını olumlu yönde etkiler.
  2. İçerdiği yüksek kaliteli protein sayesinde kas gelişimine katkı sağlar.
  3. B12 ve riboflavin gibi B vitaminleri sayesinde enerji üretimine yardımcı olur.
  4. İçeriğindeki çinko ve selenyum gibi minerallerle bağışıklık sistemi güçlendirir.
  5. Özellikle yoğurt ve kefir gibi fermente süt ürünleri probiyotik içeriğiyle sindirim sistemini düzenler, bağışıklığı destekler.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

0
be_endim
Beğendim
0
dikkatimi_ekti
Dikkatimi Çekti
0
do_ru_bilgi
Doğru Bilgi
0
e_siz_bilgi
Eşsiz Bilgi
0
alk_l_yorum
Alkışlıyorum
0
sevdim
Sevdim
Sorumluluk Reddi Beyanı:

Pellentesque mauris nisi, ornare quis ornare non, posuere at mauris. Vivamus gravida lectus libero, a dictum massa laoreet in. Nulla facilisi. Cras at justo elit. Duis vel augue nec tellus pretium semper. Duis in consequat lectus. In posuere iaculis dignissim.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir