Loading...
tr usd
USD
0.24%
Amerikan Doları
40,39 TRY
tr euro
EURO
0.49%
Euro
47,04 TRY
tr chf
CHF
0.59%
İsviçre Frangı
50,46 TRY
tr cny
CNY
0.34%
Çin Yuanı
5,63 TRY
tr gbp
GBP
0.02%
İngiliz Sterlini
54,26 TRY
bist-100
BIST
-0.04%
Bist 100
10.366,16 TRY
gau
GR. ALTIN
0.72%
Gram Altın
4.347,24 TRY
btc
BTC
-0.12%
Bitcoin
117.791,40 USDT
eth
ETH
1.16%
Ethereum
3.588,10 USDT
bch
BCH
0.17%
Bitcoin Cash
515,41 USDT
xrp
XRP
0.04%
Ripple
3,41 USDT
ltc
LTC
10.51%
Litecoin
112,42 USDT
bnb
BNB
0.24%
Binance Coin
731,65 USDT
sol
SOL
-0.64%
Solana
176,14 USDT
avax
AVAX
4.23%
Avalanche
24,51 USDT
  1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Ofis Çalışanlarını Bekleyen Gizli Tehdit

Ofis Çalışanlarını Bekleyen Gizli Tehdit

featured
ofis-calisanlarini-bekleyen-gizli-tehdit.jpg
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Günümüzde bilgisayar ve akıllı cihazların yoğun kullanımı, kas, bağ ve tendon gibi yumuşak dokularda çeşitli rahatsızlıklara yol açıyor. Özellikle uzun süreli fare kullanımı, el ve bileklerde tekrarlayan hareketler nedeniyle yumuşak doku hasarlarına neden olabilir. Ofis çalışanları arasında sıkça rastlanan bu rahatsızlıklar, çalışma ortamının ergonomik düzenlemeleri ve doğru ekipman kullanımı ile önlenebilir. Çakmak Erdem Hastanesi’nde görev yapan Fizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor. 

Yumuşak doku nedir?

Yumuşak dokuların önemine dikkat çekilmesi gerektiğini belirten Dursun, dokular beceri gerektiren ince veya kuvvet gerektiren kaba hareketleri sağlar, denge ve postürü korurlar. İster hareket edelim, isterse hareketsiz duralım, bu dokular sürekli bir gerilim ve stres altındadırlar. Bu nedenle sıklıkla yaralanırlar. Bu yaralanmalar genellikle ağrılıdır. Eklem ağrıları daha çok bu dokuların yaralanmalarından kaynaklanır ve “romatizma” terimi de genellikle bu yaralanmaları tanımlamak için kullanılır.

‘Yumuşak doku’ dendiğinde eklemlerin çevresindeki dokular anlaşılır. Bu dokular ve görevleri aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

  • Kas (adale): Kısalıp uzayarak eklemleri hareket ettirir.
  • Fasya (kas kılıfları ve cilt altı doku): Kasları sararak birbirine ve deriye bağlar.
  • Tendon (kiriş): Kası kemiğe bağlar, gerilimi kemiğe aktarır.
  • Ligament (bağ): İki kemiği birbirine bağlar.
  • Aponevroz ve retinakulum: Tendona veya ligamente benzer fasya.
  • Kapsül: Eklem boşluğunu çevreler ve kemikleri birbirine bağlar. Ligamente benzer.
  • Bursa (kese): Kemik ve tendon arasında bulunan yastıklar, tendonu sürtünmeye ve sıkışmaya karşı korur.
  • Periferik sinir ve sinir kökleri: Duyu ve hareketle ilgili sinyalleri ileten kablolar.

 

Yumuşak dokular neden veya nasıl yaralanırlar?

Yaralanmanın nedeni bezen yüksekten atlamak veya çok ağır bir cismi kaldırmak gibi zorlu aktiviteler olabilir. Aşırı zorlanmaya bağlı ağrılar aniden veya kısa bir süre içinde ortaya çıkar ve nedeni tahmin edilebilir. Diğer yandan oldukça hafif ve yorucu olmayan aktiviteleri çok sık tekrarlamak, uzun süre devam ettirmek veya uzun süre hareketsiz kalmak da bu dokuların yaralanmasına neden olabilir. Bu durumda ağrının nedeni fark edilemeyebilir. Yumuşak dokular metabolik veya sistemik hastalıklardan (iltihaplı eklem romatizmaları, diyabet, vitamin/mineral eksiklikleri gibi) olumsuz etkilenebilirler. Ancak bu durumların başka belirti ve bulguları da vardır.

Yumuşak doku yaralanmaları nasıl anlaşılır?

Yumuşak doku yaralanmaları genellikle muayene ile anlaşılabilir. Ağrı bu konuda yol göstericidir. Ancak muayene bulguları kafa karıştırıcı olabilir. Şüphe varsa manyetik rezonans görüntüleme (MRI) veya ultrasonografi (US) gerekir. Bazen kan tetkiki de gerekebilir.

Yumuşak doku yaralanmaları en sık nerelerde görülür?

Eğer bir eklemde ağrı varsa, genellikle yumuşak doku yaralanmasından söz edilebilir. Yaralanma herhangi bir bölgede olabilir ve yumuşak dokulardan herhangi birini veya birkaçını etkileyebilir. Ancak yaşam şekline, yapılan işe ve yaşa bağlı olarak bazı bölgelerde yaralanma daha sıktır. Mesela bilgisayar kullananlarda, el-el bileği, dirsek ve omuz, boyun ve sırt ağrıları daha sık görülür. Ayakta çalışanlarda ve ağırlık kaldıranlarda ise bel, kalça, diz ağrıları daha sıktır.

Yumuşak doku yaralanmalarında ne yapılmalıdır?

Prof. Dr. Hasan Dursun’a göre; bu yaralanmalar lokal ağrı, enflamasyon, dejenerasyon ve işlev bozukluğu gösteren klinik tablolar. Genellikle aşırı kullanım veya zorlamadan kaynaklanırlar. Yumuşak doku yaralanmasından şüphe edilen bir hastada tedaviye laboratuvar veya radyolojik bir testten önce öncelikle aşağıdaki işlemler yapılarak başlanabilir:

Ağrıyı arttıran faktörlerden kaçınmak: Ağrının oluşmasından önceki olaylar ve aktiviteler, ağrının nüksetmesine de neden olabilir. Yanlış istirahat, oturma ya da çalışma pozisyonu varsa düzeltilmeli, işten kaynaklanan gerinim, yeni bir hobi veya tekrarlayan zorlu görevler varsa yük azaltılmalıdır, yapısal bozukluklar (örn. düz taban veya iri göğüsler) varsa düzeltilmeli, eklemleri koruma yöntemleri tavsiye edilmelidir.

Hastalığın ne olduğunu açıklamak: Romatoid artrit veya kanser gibi daha ciddi hastalıklar yerine yumuşak doku yaralanması olduğunu söylemek hastayı rahatlatır. Ayrıca problemlerinin “gerçek” olduğunu ve tedavi edilebileceğini bilmek hastanın endişesini giderebilir.

Ağrıyı tedavi etmek: Ağrı, kas spazmını teşvik edebilir, artan ağrı ve spazm kısır döngüsüne yol açabilir. Akut yaralanmalarda RICE rejimi yararlı olabilir:

  • Rest- İstirahat
  • Ice- Buz tatbiki
  • Compression- Yaralı dokunun sıkıştırılması
  • Elevation- Yaralanan dokunun askıya alınması
  • Bunlara ek olarak antiromatizmal ilaç ve kremler kullanılabilir. Eğer basit önlemler yeterli olmamışsa, etkilenen bölgeye bir kortizon ve lokal anestetik karışımı enjekte etmek yararlı olabilir. Akupunktur, ağrıyı hafifletmek için kullanılan başka bir yöntemdir. Ancak klinik değeri tartışmalı olabilir. Botulinum toksin enjeksiyonları, daha ucuz ajanların enjeksiyonundan üstün değildir.
  • Olay yeni ise ilk muayenede, ev programı şeklinde bir fizik tedavi ve egzersiz programı verilmelidir. Aerobik egzersizler, kuvvet antrenmanı ve germe programını birleştiren bir tedavi programı önerilmelidir.
  • Kronik yaralanmalarda bir fizik tedavi merkezinde formal bir fizik tedavi ve rehabilitasyon programı gerekir. Tedavi programının esası yine uygun bir egzersiz programıdır. Ancak aşağıdaki ajanlar yaralı dokunun iyileşmesine katkıda bulunabilir:
    • Yüzeyel sıcak veya soğuk (Hotpack, infraruj, kriyoterapi gibi)
    • Diatermi (terapötik US, Hilterapi, kısa dalga, radar, manyetik alan tedavisi gibi)
    • Elektroterapi (Alçak ve orta frekanslı alternatif akımlar, galvanik akım)

Lokal kortizon ve lokal aneljezik enjeksiyonu kronik yaralanmalarda da etkili olabilir. Ayrıca bu hastalarda proloterapi, ozon enjeksiyonu, PRP (plateletten zengin plazma) enjeksiyonu gibi yöntemler de denenebilir.

Ameliyat ne zaman gerekir?

Yumuşak doku yaralanmalarının tedavisinde genellikle ameliyatsız yöntemler tercih edilse de bazı durumlarda cerrahi müdahale kaçınılmaz olabiliyor. Konuyla ilgili bilgi veren Çakmak Erdem Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Hasan Dursun, yumuşak doku yaralanmalarında cerrahi müdahalenin ne zaman gerekli olabileceğini şu sözlerle açıkladı: “Bazı durumlarda, baskı altında sıkışan dokuyu rahatlatmak veya tamamen kopmuş bir dokuyu onarmak için ameliyat gerekebilir. Cerrahi müdahale bazen ilk tedavi yöntemi olabilir ya da acil durumlarda kaçınılmaz hale gelebilir. Ancak çoğu hastada ameliyatsız yöntemler etkili sonuçlar verir ve cerrahi seçenek, yalnızca bu tedavilerden fayda görmeyen hastalar için değerlendirilmelidir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

0
be_endim
Beğendim
0
dikkatimi_ekti
Dikkatimi Çekti
0
do_ru_bilgi
Doğru Bilgi
0
e_siz_bilgi
Eşsiz Bilgi
0
alk_l_yorum
Alkışlıyorum
0
sevdim
Sevdim
Sorumluluk Reddi Beyanı:

Pellentesque mauris nisi, ornare quis ornare non, posuere at mauris. Vivamus gravida lectus libero, a dictum massa laoreet in. Nulla facilisi. Cras at justo elit. Duis vel augue nec tellus pretium semper. Duis in consequat lectus. In posuere iaculis dignissim.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir